7 Ağustos 2013 Çarşamba

EMMANUEL MBOLA

Emmanuel Mbola 10 Mayıs 1993 Kabwe/Zambia doğumlu.Mbola futbol kariyerine 2007 yılında altyapı eğitiminide aldığı Mining Rangers’da başladı ardından 2008 yılında yine ülkesi takımlarından Zanaco’ya katıldı.2009 yılı Ocak ayında Ermeni scoutlar tarafından keşfedildi ve Ermeni kulüp Pyunik Erivan’a transfer oldu.Mbola 14 Temmuz 2009 tarihinde 0-0 biten Pyunik Erivan-Dinamo Zagreb Şampiyonlar Ligi Ön Eleme maçında forma giyerek Şampiyonlar Liginde forma giyen ilk Zambiyalı futbolcu olma ünvanını kazandı.Ayrıca Mbola 16 yaşında Afrika Uluslar Kupası’nda ülkesinin formasını giyerek bu turnuvada forma giyen en genç ikinci oyuncu oldu.Mbola’nın Pyunik Erivan takımında gösterdiği performans sadece milli takım yetkililerinin değil Arsenal,Tottenham ve Afrika’nın en iyi takımlarından biri olarak gösterilen Mazembe’nin de dikkatini çekmişti.Hatta bazı kaynaklar Tottenham’ın 1 milyon pound bonservis bedeli karşılığında Mbola ile ön anlaşma yaptığını iddia etti. Ancak FIFA Mbola’nın reşit olmayışını gerekçe göstererek Uluslararası Transfer Belgesini (ITC) iptal etmiş,oyuncunun Arsenal ve Tottenham gibi kulüplere transferinin mümkün olmayacağını belirtmişti.Bu durumda Mbola’nın Mazembe’ye katılması anlamını taşıyordu.Oyuncu 18 yaşına girdiğinde Porto oyuncunun bonservis haklarını satın aldı ve Mazembe’ye kiraladı.
Özellikler
Oyuncu “bir bekin önceliği her zaman savunma olmalı” tezini kusursuz şekilde yerine getiriyor.Bunu yapmasında ona yardımcı olan sahip olduğu kusursuz fizik gücü.Ayrıca Afrikalı savunmacıların çoğunda bulunan topa sert olma durumu Mbola’da da mevcut.Oyuncunun bir diğer özelliği hızı.Geride kaldığı zaman müdahalelerinde ve hücuma çıkışlarında bu özelliğini kullanıyor ve fark yaratıyor.Oyuncunun pozisyon alma bilgisi goal.com yazarı Ed Dove tarafından “kusursuz” olarak nitelendiriliyor.Mbola kanadından gelen atakları kendi yarı sahasının ortasında savuşturmayı seviyor.Böylece rakibin olası tehlikeye dönüşebilecek atağını çok gelişemeden sona erdiriyor.  İşin savunma kısmını yerine getiren oyuncu hücum kısmınıda görmezden gelmiyor ve olabildiğince hücuma katkı veriyor.Kanatlardan ceza sahasına isabetli pas (orta) çıkarma yeteneği azımsanmayacak seviyede.Oyuncunun eksi hanesine yazılabilecek durumlar ise 175 cm olan boyundan da kaynaklanan hava toplarında ki eksikliği ve hücuma çıkışlarında ayağı iyi olmasına rağmen kaleyi denemeyi hiç düşünmemesi.Tahminimce bu durum güven eksikliğinden kaynaklanıyor olabilir.
İleride Nereye Gider?
Modern bir bek,bu yüzden ekleyebileceği çok özellik yok fakat iyi özelliklerini daha da geliştirmesi onun ne seviyede futbol oynayacağını belirleyecek.Mbola için handikap yaratan başka bir durum ise 16 yaşında milli olmasının yansıması olarak kendisinden her zaman daha fazlasının beklenmesi.Aynı durumu Freddy Adu’nun da yaşadığını anımsayacağız.
Fiyat Aralığı Ne Olur?
Market değeri 500 bin Euro-1 milyon Euro arasında.Ancak bu durum çok kısa bir süre için geçerli olabilir.Olası şekilde Porto’da birkaç iyi maç çıkarması,Avrupa’da top-class takımların radarına girmesi ve buna bağlı olarak fiyatının kat be kat artması durumu oluşabilir.
Kendisi hakkında fikir sahibi olmanız için ufak bir video; http://www.youtube.com/watch?v=3L3sMwlrq4U
Devamını Oku

ALPASLAN ÖZTÜRK

Belçika’nın Germinal Beerschot takımı formasını giyen sağ bek 19 yaşındaki  Alpaslan ÖZtürk.
Alpaslan Öztürk Belçika’ya göç eden Ardahanlı bir ailenin çocuğu, Belçika’nın köklü takımlarından olan ancak amatör kümede mücadele eden Berchem Sport’un alt yapısında futbola başlayan Alpaslan daha sonra Belçika 1. Ligi takımlarından Germinal Beerschot takımının altyapısına ve sırasıyla 2009 yılında Birmingham takımına transfer oluyor. Dünyanin en kaliteli futbol egitimi verilen Ingiltere Futbol Akademi sisteminden gecen Alpaslan Birmingham’ın U18 takımıyla Steeve Cooper yönetiminde maçlara çıkıyor( Birmingham Akademi’nin koordinatörü Brian Eastick ki kendisi İngiltere U20 teknik direktörü aynı zamanda)  ve 2011 yılında tekrar Germinal Beerschot takımına dönüyor. Döner dönmez ilk 11 de forma buluyor.
Alpaslan’ın toplam oynadığı maç sayısı 60. Bunların 25’i Milli takım, 35 tanesi klüp bazında.
Fiziğine gelecek olur isek Alpaslan 1.86 boyunda uzun ve yaşına göre yapılı bir futbolcu fakat hala fiziksel olarak gelişmekte olan biri;  oyun içerisinde göze çarpan en önemli özelliği ise hızı,driblingleri ve uzaktan çektiği sert şutlar. Kariyerinde 3 gole baktığımızda zaten bütün golleri ceza sahası dışından atılan sert şutlar neticesinde.
Bir sağ bek olarak savunma alanında değerlendirdiğimizde ise Alpaslan sert oynayan bir oyuncu, tekmeye kafa atan cinsten dediğimiz futbolcu kategorisine giriyor bu da onun mücadeleci ve agresif yapısını ortaya koyuyor. Ve fakat bu yönü aslında tehlikeli ve üzerinde çalışılması gereken bi yön, kesici özelliği basit faullerle değilde direk sakatlayıcı hamleler üzerine kurulu. Beşiktaş’tan örnek verecek olursak kesici özelliği Recep Çetin ve Ali Eren Beşerler stilinde tehlikeli bir sertlik.
Milli kariyerine baktığımızda ise Alpaslan daha önce seçimini Türkiye Milli Takımı’ndan yana kullanarak U18 düzeyinde 2 müsabakada sahaya çıktı. Ancak daha sonra Belçika Milli Takımına geçmeyi tercih etti ve Belçika Milli Takımı U18 düzeyinde 7 maç, U19 düzeyinde 11 ve U21 düzeyinde 5 maç oynadı. Milli kariyeri tecrübeli futbolcu Abdullah Ercan ile çalışmış olup, Abdullah Ercan’ın sitemle karışık söylediği sözler mevcut. Oyuncu hakkında “ “Savunmanın her bölgesinde oynar, yalnız bizi kullandı sonra Belçika milli takımına gitti. Çok yetenekli bir oyuncu” demeci ve en önemlisi Belçika U18 ve U19 takımlarında orta saha pozisyonundaki oyunuyla Enzo Şifo’nun kendisi hakkında “söylediği yetenekleriyle bana benziyor’ “ cümlesi de oyuncunun kalitesi hakkında ipucu verebilir.
Genç takımlarda orta sahanın ortası ve kanadında oynayan Alpaslan. Germinal Beerschot la A takıma yükseldiğinde teknik direktör Mathijssen tarafından sağ bek oynatılmaya başlıyor. Yaklaşık 2 senedir sağ bek oynayan Alpaslan ortA saha oynamanın verdiği tecrübeyle bir bek olarak tekniği yüksek bir futbolcu aynı zamanda. Buna ek olarak her iki ayağını da kullanabilmekte ve yer yer sol tarafta da oynayabiliyor.
Genel olarak baktığımızda ise gelişmeye çok müsait bir oyuncu profili çizen Alpaslan’ın eksik noktası oyun içindeki fazla agresif yapısı ve oyun içinde ileri çıkışlarının fazlalığı sebebiyle yer yer savunmada aksaması olarak göze çarpıyor ama 19 yaşındaki bir futbolcu için genel özellikleri ile A takımda ilk “11 de oynayabilecek bir yapıya sahip.
Türk Milli Takım Teknik Direktörü Abdullah Ercan, Antrenör Tahir Karapınar, Ümit Milli Takım Teknik Direktörü Raşit Çetiner ve Milli Takım Avrupa sorumlusu Erdal Keser tarafından da izlenen Alpaslan Öztürk sezon başında Bursaspor, devre arasında ise Trabzonspor’un gündemindeydi.
Son olarak; Belçika U21 – Türkiye U21 maçında Belçika forması giyen Alpaslan Türk Milli takımına attığı gol sonrasında sevinmemiş olup, stad içinde asılı olan Türk Bayrağı’na gidip selam duruşu ve yine Belçika Milli Takımı ile çıktığı maçta İsrail’e karşı attığı golden sonra attığı golü Filistin Halkına armağan etmiştir.
Devamını Oku

Jean Armel Kana-Biyik- Pitbullun Stoperleşmiş Hali


Her takımın hayali, istikrara sahip, her maç ne vereceğini bildiğin, bireysel hata yapmayan, mücadeleci, takımı benimsemiş, ayaklarına hakim, süratli, taktiksel bilgisi gelişmiş, kademe anlayışı yerleşmiş bir stoper bulmaktır. Bu özelliklere sahip olan bir oyuncu için her takım şartlarını zorlar, hele bir de bu oyuncu bir de genç bir yaşta takımının vazgeçilmezi olmuşsa, tam alınacak oyuncudur.
Jean-Armel Kana-Biyik, AC Le Havre’de yetisti ve 3 yıldır Stade Rennes’de forma giymekte. Kendisi takımın lider oyuncularından ve aynı zamanda Kamerun Milli Takımında da forma giymeye başladı. Sağ stoper, sol stoper ve gerektiğinde sağ bek oynayabilen Kana-Biyik Ligue 1’in en çok gelecek vaat eden stopleri arasında gösterilmekte. Mücadele gücü, sürati ve oyun görüşü ile şimdiden Premier League’e yakıştırılmakta. Genç yaşına rağmen futbolculuk evrimini tamamlamış, komple bir savunmacıdan bahsettiğimizi belirtmek lazım. Kana-Biyik transferi bir yetenek transferi değil, geldiği günden itibaren katkı sağlayacak bir stoper transferi anlamını taşımaktadır.
Ayaklarına hakim ve topu oyuna iyi sokabilen bir stoper olan Kana-Biyik aynı zamanda hızı ile Fransa’da klasikleşmiş hızlı ve patlamalı forvetl
ere cevap verebilen, reaksiyon gösterebilen bir stoper. Oyun içi kaymaları ve kademe anlayışına hakim olan oyuncu aynı zamanda fizik gücü ve kafa toplarındaki hakimiyeti ile dikkat çekiyor. 1,83 gibi çok da uzun olmayan bir boya rağmen inanılmaz bir yükselme gücüne sahip olan Kana-Biyik hiçbir şart da kolay düşmeyen, ayakta kalan sağlam bir oyun stiline sahip.
Çok geç olmadan ve bir müthiş stoper daha elden kaçmadan ,düşünülmesi gereken ilk stoper adaylarından birisi olmalı Kana-Biyik. Sakin ve oturmuş futbol altyapısı ile savunmada güven veren Kana-Biyik aynı zamanda izleyenleri rahatlatacaktır ve gelecek yıllar içinde de formasının hakkını verecektir.
Devamını Oku